29 Temmuz 2015 Çarşamba

YALANLAR

Siyasetten (!) daral geldi.Biraz da kadın-erkek ilişkilerine dair zihnimden geçenleri,çelişkilerimi paylaşayım dedim.Klavye benim,sayfa benim...
Öğrendim ki;kadın-erkek ilişkilerinde çoğunluk için geçerli bir formül yokmuş.
Dış görünüşüne bakıp bir kişinin "kadın ya da erkek " olduğuna dair karar vermek kadardır, genel görünen saptamalarımız.Ama içine girince değişebilme ihtimali her zaman vardır.
Öğrendim ki;erkekler güçlü kadınlara hayran.İşi-gücü olan,kendi kiralarını ödeyebilen, tüm masraflarını kendisi karşılayan,tamirat-tadilat-taşınma vs işleri bir başına halledebilen,bir yere gidileceği zaman iki eli kanda olsa 15 dakikada hazırlanabilen,sorun çıkarmayan,şikayet etmeyen,hatta sorunların hertürlüsünü bir başına çözebilen,bir yandan da çocuğunun okulu,kursu,etkinlikleri hepsinde iki dirhem bir çekirdek hazır bulunan kadınlar...Hatta "ya böyle bir hatunum olsun,milyon dolar da borcum olsun " diyene de rastladık.
Öğrendim ki;evet hayranlar ama o kadınlarla ilişki sürdürebilmeyi ya da evli kalmayı beceremiyorlar.
Ne yaman çelişki bu derken ,sis perdesi yavaş yavaş dağılmaya başlıyor.Büyük annelerin "erkeğin 3 kabı varsa birini kıracaksın" lafı çınlıyor kulaklarımda.
Nasıl yani,düşmanımız mı erkek? Yooo değilmiş,sadece zavallının erkek hissetmesi bazı kurallara bağlıymış smile ifade simgesi
Sen öyle tek başına ev taşı,tadilat-tamirat ne varsa hallet,ampul patlasa değiştir, lavabonun gideri tıkandığında sök tamir et tak,çocuğun hertürlü problemini tek başına çöz ve sorunsuz çocuk yetiştir.Eeeee sonra da "kıymetim bilinmiyor,daha ne yapayım " de.
***Gördüm ki;gerçekte becerikli olsa da "beceriksiz-mazlum-zavallı-faturayı nereye yatıracağım,daha kuaföre gideceğim,manikür bile yaptıramadım bu ay ya da bugün Ayşelere gideceğiz-yeni ev almışlar ne alsam ev hediyesi diyen,ya da annemler geliyor bu akşam yemeğe sen de erken gel, seni ben adam ettim donuna kadar alırım diyen,sabah akşam dırdır eden " kadınlar daha rahat yaşıyor.
Erkekler bu ikinci tip kadını,kadın ne yaparsa yapsın eş olarak seçip evli kalıyor.Zira "ben boşasam ortada kalır,çocuklarıma da bakamaz,birine kapılır harcanır , geçinemez " dedikleri bu kadından ,aslında korkuyorlar.Ya donunu alır da,donsuz bırakırsa smile ifade simgesi hep hayatlarında kalıyor.Kim gidip de don alacak değil mi ya...Ayyy bir de herkese anlatır evliliğimizi ağzı da gevşek,işimi gücümü bozar.Boşanmak için canını verecek,ama yemiyor.Mal gider,o gider,bu gider....
Kendince eksiklik olarak gördüğü,oysa hayatın ve beraberliğin ana unsurları olan duyguları da;başka kadınlarda aramaya ve buldukça yaşamaya başlıyor. Geziyor,dolaşıyor,yeni arkadaşlar ediniyor,mesajlaşıyor,telefonlaşıyor.Bu ikinci kadınlar daha güçlü,becerikli ve daha nitelikli oluyor.Hem nasılsa,adamdan sevilmekten başka birşey de beklemiyorlar.
Adamın savunması belli :
"Eşim çok iyi bir insan,çok iyi bir anne...Ama aşk yok aramızda,çocuklar için devam ediyorum ama asla boşanmam"
***Diğer hayran oldukları kadınla ilişki kursa da,hatta ilerletip evlense de evli kalamıyor. Gerçi boşanmak isteyen de erkek olmuyor o da başka.Neden boşansın ki,hayatında bir erkekten beklenecek herşeyi yapan bir kadın var.Üstelik herkes o kadına hayran,ama kadın onun eşi ne ala.Ama beyefendiler erkek hissedemiyor,zira kendisini yetersiz hissediyor.Kadın zaten yaşamı O olmasa da devam ettirebilecek donanımda."Bana ihtiyacı yok,O halleder nasılsa " diyerek,hooop başlıyor uçmaya. Bir şekilde eşi olan kadından daha az niteliklere sahip ama kendisine ihtiyacı olduğunu hissettiren,hatta zayıflıklarını bile isteye belli eden kadınlarla oluyor.E şimdi o erkek de güçlü.Ama kime göre güçlü? O'na,parasına,mevkisine...vs vs ihtiyacı olan kadına karşı güçlü.
Bu kez savunma farklı oluyor yeni hanımlara:
"Eşim çok iyi bir insan ama aramızda karı-kocalık yok.Boşanmak istiyorum,ama bir şekilde olmuyor,ikna etmeye çalışıyorum."
Ve gün geliyor,güçlü kadın "erkek " olma sıfatını sadece yatakta taşıyabilen bu adamı terk edip boşuyor.
Evet bu durumu psikologlar nasıl açıklar bilemiyorum.Lakin 49 yıllık yaşamımda ve ilaveten meslek gereği gördüklerim duyduklarım ve yaşadıklarımdan çıkardığım sonuç bu...
Neresinden baksan iğrenç,neresinden baksan boktan.Bir tarafta ticarethaneye dönmüş -mış gibi evlilikler,bir tarafta anlamsızca sidik yarıştırmayı seçip de ben de ucundan tutayım da daha keyifli olsun denmediği için biten evlilikler...
Kadın olarak nasıl yapmalı bilemiyorum halen.Salağa yatıp ticari evlilik mi yapmalı, yoksa salaksan benden öte git deyip yalnız yaşamaya devam mı etmeli ?Nasıl olsa heriki halde de erkek çok eşli yaratıldığından zıplayacak



 smile ifade simgesi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder